1 Eylül 2007 Cumartesi

Sonraları Unuttum


Yaşanmamışı yaşanmış olandan ayırandı sana hissettiklerim. Yani yaşanacak olması. Ama ne yaşandı nede yaşanacak. Başlamadan bitti Ankara’nın o soğuk manzaralı sıcak geceleri gibi. Ama bambaşka olmadı mı o duvarkağıdı sanıp astığımız sonrada olmamış diyerek yırtıp attığımız rüyalarımız. Olmamış meğer.


Sonraları unuttum. Yürürken acılarıma kulp takar üstüne birde o açık havada çekerdim içime zehir gibi sigara dumanını. Sigarada kesmiyo artık sen yokken ama sen hiç olmadın ki zaten o yüzden hiç başlamadım sigaraya. Ama çok dokunurdu ara sıra rüyalarıma girip, anlattığın peri masallarında yaşıyormuş gibi yapıp, sonra o korkunç kabuslarım da ağlattığında beni.


Sonraları unuttum. Geceleri yıldızlara isim verip dururdum sen sen Ali’sin, sen Veli, sen Eda, sen Esra. Ama bir türlü koyamadım ismini şu kayan yıldızın. Sonra bir gece Ay’la konuşurken kayan yıldızdan bahsettim. Ona senin adını koymaya karar verdik. Ama korktum ben, ya sende onun gibi kayıp gidersen. Sonra vazgeçtim ona da bir isim bulmayayım dedim. Yani anlayacağın isimsiz kaldı senin gibi. Zaten ara sıra görünürdü rüyalarımda göründüğün gibi, o da.


Sonraları unuttum. Ara sıra camdan bakar sen yokmuşsun gibi davranırdım. Ama sen zaten yoktun. O bahar akşamı yağmur yağıyordu bense yine seni arıyordum yağmurdan kaçan insanlar arasında. Bir ara görür gibi oldum ama değilmişsin o sen. Uyku tutmadı o gece hep pencereden baktım aradım bir kaç deli hastanesini orlarda da yoktun. Sonra gece kaçtı benden, güneş yaktı tenimi, bitirdi o yağmurlu korkak geceyi.


Sonraları unuttum. Bir fincan kahve molası verirdim işim bitince. Aslında ümit ederdim belki bir bardakta sen istersin diye. Ama olmadı. Elimde yalnız bir bardak vardı hep tıpkı ben gibi, yalnız bir. “Niye?” diye sordum iş arkadaşlarıma her seferinde. Ama onlar her seferinde “Neyi?” diye cevapladılar. Ve yine elimde kahfe fincanı beklerken dalgınlıktan düşürdüm fincanı artık ordada bekleyemiyorum seni.


Sonraları unuttum. Hep kalabalık caddeler de gezerdim belki çarparsın omuzuma kitaplarını düşürürsün diye. Beklediğim oldu çarptım birisine. Ama sonra o da bana çarptı hızlı bir şekilde sol gözüme. Hiçbir şeye yanmamda ya sol taraftan geçip gidersen.


Sonraları unuttum. Ama çok iyi hatırlıyorum beni terkedişini tıpkı geldiğin gün gibi. Ama sen hiç gelmemiştin ki o zaman demek ki gitmedin de. Geceler boyu bunu düşündüm durdum sen yokken. Hep olduğun ümidini taşıdım. Ben seni ben yaptığında tanıdım ve senin beni ben yaptığında ayrıldım. Düşündüm tüm gece belki de tüm sene hatırlamıyorum. Ya sen yolun karşısındaydın ya da ben ama bunu da hatırlamıyorum. Sen değilsen bile vurgundum ben sana. Sonraları unuttum.Ama, ama .............. , ama. Ama sı yok işte, unuttum. Senin geleceğin gün yeni bir fincan takımı alıcağım ve cadde cadde dolaşacağım. Çünkü zaten sen olacaksın. Geceleri düşünmeyeceğim artık onun yerine seninle konuşacağım. Gelmeni bekliyorum. Geldiğin zaman seninle beraber izleyeceğim o Ankara manzarasını. Sen varsın hissedebiliyorum. Çünkü canım sigara içmek istiyor daha önce hiç denemesemde.


Sonraları aklıma geldi de. Her neyse zaten unuttum gitti boşver.

Hiç yorum yok: